Yaşamın ilk veya ikinci haftasında başlayan ve altıncı haftada şiddetlenen kolik, genellikle akşam saatlerine doğru birden tiz bir çığlık şeklinde başlar. Suratta kızarma, dizlerini karnına çekme şeklinde kendini gösterir ve birkaç dakika içinde geçer. Bu ağlamalar ortalama günde 2,5 saattir.
İnfantil Koliğin Belirtileri Nelerdir?
Her sosyo-ekonomik düzeyde görülebilen kolik, tüm bebeklerin % 10-40'ında görülebilir. Yarısında belirtiler 3. ayın sonunda kaybolur. % 12'sinde 12 aya kadar sürebilir. Bebek sakinken yüksek sesle ve susturulamaz bir şekilde aniden ağlamaya başlar. Daha sonra bu duruma bacaklarını karnına çekme, ellerini yumruk yapma, alnını kırıştırma ve yüzün mor kırmızı bir renk alması eşlik eder.
Uyaranlara karşı çok hassas olan kolik ağrısı yaşayan bebekler ciddi gaz sancısı çeker. Çoğunlukla uzun bir günün sonunda başlayan ağlamalar, bağırsak hareketleri düzelip gaz çıkartıncaya kadar sürer.Kolik tanısı koyabilmek için; bebeğin büyüme ve gelişmesinin normal olması, fiziki muayenede bir sorunla karşılaşılmaması, tekrarlayan ağlama ataklarının olması ve bu atakların günde 3 saat veya daha uzun sürmesi, ağlamaların haftada 3 günden sık olması ve bebeğin bu şikayetlerinin yaklaşık 2 haftalıkken başlayıp 3. ve 4. ayda sona ermesi gerekmektedir.
İnfantil Kolik Nasıl Tedavi Edilmektedir?
Koliğin bilinen hiçbir tedavisi yoktur. Ancak bazı önlemler yararlı olabilmektedir. Bebeğin beslenmesi sırasında uygun emzirme tekniği önemlidir. Eğer bebek mama alıyorsa gaz yapmayan mamaların tercih edilmesi gerekir. Beslenme sırasında bebeğin burnunun tıkalı olmamasına dikkat edilmelidir. Beslenme sonrası çocuğun gazı çıkartılmalı ve çıktığından emin olunmalıdır. Ayrıca bebek aşırı beslenme ya da az beslenme yönünden de değerlendirilmelidir. Annede gaz yapan gıdalar bebekte de gaz yapabilir. Fakat her anne ve bebek için bu durum değişkendir.
Annenin; sigara içiyorsa bırakması, aşırı çay ve kahve tüketimini azaltması, diyetinden inek sütünü çıkartması gerekir. Ayrıca bebeğe 6 aydan önce katı gıdalar verilmemesine dikkat edilmelidir.
Davranışsal öneriler:
Bebeğin odasında sessiz ve az ışıklı ortam sağlanması, bebek ağladığında dik bir şekilde kucağa alınarak sakinleştirilmeye çalışılması ve uykuya dalmasına yardımcı olacak ritmik hareketler yapılması önemli ölçüde bebeği rahatlatmaktadır.Saç kurutma makinesi ve elektrik süpürgesi sesi, araba yolculuğu, emzik, masaj, sıcak banyonun yanı sıra bitki çayları verilmesi de bebeğin rahatlamasını sağlayabilir.Fakat bebeğin ağlama şekli alışılagelmişin dışındaysa ve beraberinde ateş, fışkırır tarzda kusma, ishal gibi ek problemler varsa mutlaka doktora danışılmalıdır.